Kooperatif ortakların sorumluluklarının ağırlaştırılması ve ek ödeme yükümleri için bütün ortakların 3/4’ünün rızası aranır

Kooperatif ortakların sorumluluklarının ağırlaştırılması ve ek ödeme yükümleri için bütün ortakların 3/4’ünün rızası aranır

23. Hukuk Dairesi         2016/9246 E.  ,  2020/982 K.

“İçtihat Metni”


MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki ticari şirket davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı …, davalı kooperatifin, 11.05.2014 tarihli genel kurulunun ve bu genel kurulda alınan kararların kesin hükümsüz, ölü doğmuş, yok hükmünde olduğunu, genel kurulda 10 ve 11. maddelerinde çıkmış ve çıkacak vergilerle, bu vergilerle ilgili uzlaşma ve vergi davalarında görev alacak mali müşavir ve avukatların ücretlerinin ortaklarca ödenmesini istenmekte olduğunu, genel kurulda yönetim kurulu üyelerinin kusur hatta kasıtlı davranışları nedeniyle sınırsız olarak sorumlu oldukları vergi borcunu, ortaklara eksik, yanlış ve yasaya aykırı bilgi vererek, vergi borcu ve cezaları ile açılacak vergiye itiraz davasında vekalet verilecek mali müşavir ve avukatların ücretlerini yüklediklerini ve bunu da ilk aydan başlayarak iki taksitte almak üzere karar aldırdıklarını, ayrıca gündemin 12.maddesinde, tahakkuk edecek verginin eşitlik ilkesine sadık kalmak amacıyla tüm ortaklardan tahsili için karar alındığını, ortakların şahsi sorumluluklarının ağırlaştırılması veya ek ödeme yükümleri ihdası hakkında alınacak kararlar için bütün ortakların 3/4’ünün rızası gerektiğini, alınan bu kararın yasada öngörülen 3/4 oranında olmadığı için zaten kesin hükümsüz olduğunu, kooperatifin alacak ve borçlarını gösteren, tasfiye kararının alındığı tarihteki kesin durumunu içeren envanteri görmeden, kooperatifin aktif ve pasifini bilmeden yönetim kurulunun faaliyet raporunu, denetim kurulu raporunu, bilançoyu onaylamasının mümkün olmadığını, bu nedenle 2013 yılı bilanço ve gelir gider hesaplarının onaylanması kararının iptal edilmesi gerektiğini ileri sürerek karar nisabı yasaya aykırı olan 11.05.2014 tarihli genel kurulun iptaline, yok hükümünde olan toplantıda alınan kararların ve özellikle 12. maddenin yok hükümünde olduğuna karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davanın 1 aylık yasal süre içinde açıldığı, davacının toplantı sonunda muhalefet şerhi vermiş olup, bu nedenle dava açmakta şekil şartının oluştuğu, davalı kooperatifin ortak sayısı 199 olup, toplantıda 47 asil ve 22 vekil ortak hazır olup, 69 sayısının yeterli toplantı nisabını oluşturduğu karar nisabının ise 35 olduğunun anlaşıldığı, iptali talep edilen genel kurul kararındaki tüm maddelerin tek tek yasa, ana sözleşme ve iyi niyet kuralları gereğince ele alındığı, kanun, ana sözleşme ve iyi niyet kurallarına aykırı olmadığı ve iptalinin gerekmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 13.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

YAZAR BİLGİSİ