Boşanma dava dilekçesinde ileri sürülmeyen gerekçeye dayanılamaz

Boşanma dava dilekçesinde ileri sürülmeyen gerekçeye dayanılamaz

2. Hukuk Dairesi         2020/246 E.  ,  2020/1520 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminat ve nafaka yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-İlk derece mahkemesi, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğunu kabul ederek, boşanma davasının kabulü ile velayetin anneye, çocuk lehine aylık 200 TL tedbir -iştirak, kadın lehine aylık 300 TL tedbir-yoksulluk nafakası ile kadın lehine 5.000 TL maddi ve 3.000 TL manevi tazminata karar vermiş, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, görevli İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince 18.11.2019 tarih, 2018/2231 esas -2019/1654 karar sayılı ilamıyla; kadının istinaf talebinin kısmen kabulü ile kararın kusur belirlemesi, çocuk lehine hükmedilen nafakalar ve tazminat miktarlarına yönelik olarak kabul etmiş, sair istinaf taleplerinin ise reddi ile kadın lehine 12.000 TL maddi ve 8.000 TL manevi tazminat ile çocuk lehine aylık 250 TL tedbir-iştirak nafakasına karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davacı kadının eşinin birlik görevlerini ihlal ettiği vakasına dayandığı ve davalı kocanın birlik görevlerini yerine getirmediği anlaşılmaktadır. Ancak; davacı kadın, hastalığı ve diğer sıkıntıları ile eşinin ilgilenmediği vakıasına açıkça dayanmamıştır. O halde, davalı kocaya eşinin hastalığı ve diğer sıkıntıları ile ilgilenmeme vakıasının kusur olarak yüklenmesi doğru görülmemiştir.
3-Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere; tamamen olan kusurlu olan davalı kocanın boşanmaya neden olan kusurlu davranışının birlik görevlerini ihmal etme şeklinde gerçekleşmesine ve bu davranış davacının kişilik haklarına saldırı teşkil etmemesine göre Türk Medeni Kanunu’nun 174/2. maddesi koşulları oluşmadığı halde; mahkemece davacı kadın yararına manevi tazminat taktiri isabetsiz olmuş; bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) ve (3.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.25.02.2020 (Salı)

YAZAR BİLGİSİ